5 Eylül 2012 Çarşamba

Kötü Pisicik.

   Bilirsiniz, şu tatil öncesi tatiller vardır ya, otele ulaşmak için başka yerlerde dura dura gidersiniz. Hahh, işte o yolculuklardan birini yapıyordum. Konya'da anneannemlerdeydik. Bir sonraki gün de Antalya'ya geçeceğiz ve ayakkabıların temizlenmesi lazım. Tutuşturdular araba anahtarını elime, arabaya inip, üst üste koysan Everest Tepesini oluşturacak valizlerimizden birinin içini dışını arayıp spor ayakkabımı bulmamı söylediler. "İyi" dedim ben de, "Giderim ne olacak ki sanki?" diye düşündüm. Nereden aklıma gelsin o pislik pisicik? Ben öyle masum masum indim arabaya, bagajı açtım, çantaları karıştırıyorum. O sırada o gıcık sesi duydum: Miyaaauuuvvvv!!!
   Aman Allah'ım, nasıl sıçradım yerimden! Zaten bırakın kediyi, uğur böceğinden bile korkarım ben. Neyse, bi baktım ki kedi ayağımın dibinde! Ben bagajı magajı açık bıraktım, binanın bahçesine girdim, bahçe kapısını da kapattım. Eve gidemem, ne ayakkabıyı buldum, ne de bagajı kapattım. E dışarı da çıkamam, kedi var. Ben ne yapsam diye kara kara düşünürken, bizim kedi de sanki bana "Salaksın kızım sen, ben o bahçe kapısının aralıklarından atlayamam mı? Zamane gençleri işte akılları basmıyo..." der gibi bir edayla ağır ağır bahçe kapısından içeri atlayıverdi. Buradan o bahçe kapısını kocaman kocaman aralıklı desenlerle yaptıran adama da hazır yeri gelmişken selamlarımı gönderiyorum. Ooondan sonra, kedi içeri girince ben de eş zamanlı olarak dışarı çıktım, bagajı kapattığım gibi arabanın içine girdim. Hayır işin kötüsü, bi kadın da balkondan beni izleyip duruyor. Hani kim bilir ne düşünüyordur... Neyse, ben arabanın içinde beklerken bir yandan da düşünüyorum: "Ben burada biraz bekleyeyim, annemler yokluğumu fark edince nasıl olsa aşağı inip beni alırlar.". Bekledim, bi beş dakika falan beklemişimdir herhalde. Hayır telefonumu da almadım ki yanıma, şuradan şuraya gideceğim diye! Baktım annemlerin geleceği yok, zaten sıcak arabanın içinde pişiyorum, ben de açtım camı, sağı solu kontrol ettikten sonra öyle bir hızla arabadan çıkıp, kapıyı kapatıp, eve fırladım ki, Usain Bolt yanımda halt yemiş yani o derece. Ayakkabı falan da tamamen geri planda kalınca bu durumda, eve spor ayakkabısız döndüm.
   Yani, siz siz olun, telefonsuz dışarıya çıkmayın, mümkünse kediden korkmayın ve her zaman ayağınızın etrafını kollayın...
   BRAFER

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder